Sayfalar

13 Nisan 2007 Cuma

"TUR" Nedir? "TURK/TÜRK" Kime denir?

"Kimlik" konusu sık sık gündeme gelir ve tartışılır. Ama tam olarak konuyu aydınlatıcı "cuk oturdu" denecek bir ıklama yapan olmadı henüz. Çünkü, konu kısır döngü içerisinde ıklanmaktadır. Bana göre "Türk" kelimesini ıklamadan, "Türk kimliği ve ötekilerden" bahsedilemez. Peki Türk nedir? Türkanlaya bilmek için öncelikle "TUR" kelimesinden başlamak gerek. Türklerin İslamiyeti kabul etmeden önceki dininin adı yaygın inanışa göre Şamanizm değildi. Evet Şaman diye bir kişilik vardı ama bu sadece Sibirya Türkleri'nden olan Tunguzlar'da Şaman adını almaktadır. Şaman diye bir kişiliğin olması; O, insanların dinlerinin adının Şamanizm olması anlamına gelmez. Diğer Türk topluluklarında Kam veya Kaman adını almakta idi. Şimdi, "farketmez o zaman o boylarda da Kamizm veya Kamanizm deriz" mi denecek? Böyle düşünülürse biraz saçma olmaz mı? Geçelim. Ayrıca; Kam, Kaman veya Şaman denen kişilikler din adamı değil, daha çok tıp adamı idiler. Batı dünyasının şimdilerde öğrendiği kendilerinin de bir şekilde uygulamaya çalıştığı, müzikle tedavi yöntemini uygulayan biyoenerjistlerdi. Bunlar daha çok halk sağlığı uzmanları, biyoenerji yayıcı, halk sağlığı önderleri, saygın kişilerdi. Yani Batılıların anladığı türden bir din adamı değillerdi. Batılı bilim adamları, "kötü ruhları kovma" falan kelimelerini duyunca ve (kendilerince anlaşılması zor ve garip hareketler yapan) bu kişilere hemen büyücü veya din adamı şablonunu yapıştırı vermişler. Bu batılı bilim adamları (yani onlara Türkolog da deniyor) kendileri yanıldılar ve tüm onları kopyalayan ve takip edenleri de yanılttılar.
Doğudaki inanç sistemlerinde insanlarla Tanrı arasında günahlarını affettirici bir aracı kişi yoktur. Bu tür yaklaşımlar Hristiyan batı dünyasında vardır. Bu araştırmaları yapan ve ilk yazıları yazan kişilerin Hristiyan bir yaklaşımla (ön yargılı olarak) konuyu değerlendirmesi işi çok karmaşık ve anlaşılmaz hale getirmiştir.
"İZM"ler Dinmidir?
Gelelim 'izm olayına! 'izm ne demek? Bir şey izm olursa, din olur mu? Mesela; Komünizm, Faşizm, Kemalizm, Liberalizm, Nasyonalizm... Bunlar din midir? Din ise izm' in işi ne ? İşi olamaz. Yani ŞAMAN vardı ama, Şaman bir din adamı değildi. Kaldıki, din adamı olsa bile, dininin ismi Şamanizm olamaz.
Gelin sizinle bir mantık yürütelim.
Yani şimdi, uzaydan birileri gelseler, cemaattan farklı giyinen bizim din adamlarımızı görseler ve "sen kimsin?" deseler, o da; ben İmamım dese, imamın dinin adı İmamizm mi olacak?
Bu kadar saçma birşey olabilir mi?
Ne kadar düşünmeden ve işleri karmaşık hale getiriyoruz, görüyorsunuz değil mi? Acaba Hz. Musa'nın dininin adı neydi dersiniz?
Neyse... Biraz düşünün bakalım!
"TUR" İnancı
Türkler, İslamiyet'ten önce Şaman değillerdi. Bu anlaşıldı her halde.
Şimdi gelelim Gök Tanrı/KökTengri Dini hikayesine. Türkler Gök Tanrı'ya da Yer Tanrı'ya da, hatta Deniz ve Dağ tanrısına da inanıyordu. Böyle çok tanrılı bir dinleri vardı. Göktekildız kümelerini bile tanrı olarak algılıyor onların yeryüzündeki temsilcileri olduklarına inanıyorlardı. Altay dağları çevresinde yaşayan halkların ortak bir dini inançları vardı. Ama bu inançlarının ismi yoktu. Şu din, bu din denmiyordu. İnsanlar sadece inanıyorlardı ve de üç aşağı beş yukarı ortak bir inanç kültürü oluşturmuşlardı. Bu inançlar herşeylerini etkiliyordu. Öyle ki; bu inanç sistemi toplumun her alanına nüfuz ederek, dillerini, davranışlarını, ilişkilerini, savaşlarını, düğünlerini, aile ve ev hayatını kısaca yaşantısını etkileyen en önemli etmen dini inançlarıydı. Bozkırda yaşayan insanlar "Avcı- toplayıcı", yerleşik hayatı seçen ve toprakla uğraşanlar ise "Tarımcı" bir toplum oluşturdular. Yerleşik hayatı seçenler sabit mekanlar, evler saraylar bağlar, bahçeler, yollar yaparken sanata ve kültüre bilgiye önem vererek gelişmeci bir hayat sürerken, kırsaldaki, bozkırdaki insanlar ise daha hareketli daha savaşçı, saldırgen ve yağmacı bir hayatı benimsediler. Her iki hayatı seçenler de aslında yine dini inançlarının dışında başka birşey düşünmediler. hep dindar yaşadılar. Dinlerinin dediğini yerine getirmeye çalıştılar. Avcı- toplayıcı hayatı seçenler "Üçok" idiler, yerleşik hayatı seçenler ise; "Bozok" idiler. Başka birşey değildi.
Bizi biz yapan değerleri İslamiyet'i seçtikten sonra da yaşatmaya devam etmekteyiz. Yani "Üçoklar", "Bozoklar" tarihin derinliklerinde kalmadı. Bizler hala hem "Üçok", hemde "Bozok"uz.
Bunu şanlı Albayrağımız'da da görmek mümkün. Üçoklar'ın sembolü; yıldız, Bozok'ların sembolü ise Ay idi. Yani hilal idi. Ama Göktürkler'den beri ise hep birlikte kullanılmaya çalışılmıştır (Göktürk paralarında olduğu gibi).
Eski Altayik kökenli halklar evrenin bir döngü içerisinde olduğuna inanıyorlardı. Mevsimleri oluşturan dünyanın döngüsü aynı zamanda geceyi göündüzü de oluşturuyordu. Öyle bir döngüydü ki hayat akıp gidiyor içindekiler dolup boşalıyor ve kainat hala bir döngü içerisindeydi. Bir güç vardı bu işleri yapan. Bu güç öyle bir güçtü ki, herşey sonlanabiliyorken o hala duruyordu. Bu güç herşeye kaadir ve kücü yetiyordu. İşte bu güç "TUR" idi. Tur gök yüzünde cisimleşmiş görünen dünyada "GÜNEŞ"le kişileşmiş, sembolleşmişti. Onun için Güneş "Tur"u temsil ediyordu. Orta Asya'da, Altaylar'da "TUR". Daha berilerde İran'da, "Par-Nar" olarak adlandırılıyor ve Ateş olarak algılanıp öylece kutsanıyor. Daha berilerde Mezopotamya'da, Sümerler'de ve onların torunları olan Akad ve Samiler-Araplar'da ise "NUR" şeklinde algılanıp adlandırılıyor. Bu kelimeler farklı söylenen ama aynı şeyi içeren kelimelerdi. Yani, eşanlamlı kelimelerdi. Dağlar Kutsal sayılıyordu. Onun için Hz. Musa "TUR DAĞI"na, Hz. Muhammed "NUR DAĞI"ndaki Hıra mağrasında ibadete çekildiler. TUR ; Tanrı, Din anlamına geliyor. TUR/K ise Tanrı'ya inanan, dindar kişi anlamına geliyor. Oradaki "K" harfi, Kiji/Kişi'nin "K"sı. Tanrılaşmış, arık can olmuş, Tanrı gibi yüksek değerlere ulaşmış, Güç ve kuvvet sahibi kişi anlamına gelen yeni bir kelime üretilmiş.
İşte Tur'dan belagat sanatıyla üretilmiş yeni kelimenin adı: TURK.
TURK, siyasi bir kimlik değildir. Daha çok, dini bir kimliktir.Tur kelimesi Nur kelimesiyle eşanlamlı olduğuna göre "NURKişi" anlamına da gelmektedir. TUR'un somutlaştırılması ile GÜNEŞ, Tanrı'nın NUR'u olarak görünen dünyada en belirgin sıfatı oldu. Onun için GÜNEŞ ve YILDIZ'lar, TUR'un bir parçasıdır, Tanrı'yıda temsil eder. Çok büyük bir kutsiyeti vardır. Onun için Türk'ün ülkesi , Vatanı: TURAN'dır.

"TURAN" neresi?
"Vatan, ne Türkiye'dir, Türklere; ne de Türkistan.
Vatan, müebbed bir ülkedir:TURAN"
diyor Ziya GÖKALP.

Oradaki "AN" yer bildiren bir takıdır. Yani Tur'un kapladığı, güneşin aydınlattığı her yer, Göğün (gök yüzü) kucakladığı her yer Türk'ün emrinde. Türk'ün emin olarak vatan dediği yerdir. Gök yüzü de kutsiyet ifade ediyor. Çünkü döngü, tur, gerçekte daha çok gökyüzünü içeriyor. Yeryüzü muazzam. Ama, daha muazzam şey gökyüzü. O zaman o daha büyük kutsiyete sahiptir.

Hiç yorum yok: